Hüseyin Gümüş, Mehmet Kılıç
Hüseyin Gümüş, Harran University, Faculty of Medicine, Department of Pediatrics, 63000, Şanlıurfa, Turkey e-mail: huseyingumus2163@hotmail.com
The Effect of Blood Base Deficit on Neonatal Convulsions and Amplitude Electroencephalography Measurements in Perinatal Asphyxia
Abstract
Objective: To determine the effect of blood pH levels and base deficit on neonatal convulsions and amplitude electroencephalography measurements in patients with perinatal asphyxia.
Methods: This study included 102 patients monitored in the neonatal intensive care unit for perinatal asphyxia. Amplitude electroencephalography measurements and convulsions were recorded from all patients for 80 hours. Blood samples were taken in the umbilical artery for the pH analysis and calculation of base deficit.
Results: The mean gestational age was 38.13±1.30 weeks with 66/36 (64.7% / 35.3%), male/female ratio. Fifty-seven (55.9%) babies were delivered by normal spontaneous vaginal delivery, while 45 patients (44.1%) had a history of cesarean delivery. There were significant differences between the mean base deficit and amplitude electroencephalography recordings at the first 24th, 48th, and 72nd hours (KW=32.819, p<0.001; KW=23.687, p<0.001, and KW=24.992, p<0.001, respectively). Sixty-five (63.7%) of the patients had neonatal convulsions. The mean base deficit was 20.64±4.70 mmol/L and 17.48±2.92 mmol/L in patients with and without seizures, respectively. The mean base deficit was significantly higher in patients with neonatal seizures (Z=3.912; p=0.001).
Conclusion: Our study showed patients with abnormal amplitude electroencephalography findings and epileptic electrical activity were found to have higher base deficits at the time of diagnosis. It suggests that high base deficit levels may have a negative effect on the neurodevelopmental process in the neonatal period.
Keywords: Amplitude electroencephalography, base deficit, convulsion, perinatal asphyxia
Perinatal Asfikside Baz Açığının Yenidoğan Konvülzyonları ve Amplitüd Elektroensefalografi Ölçümleri Üzerine Etkisi
Öz
Amaç: Perinatal asfiksi hastalarında kan pH düzeyi ve baz açığının yenidoğan konvülzyonları ve amplitüd elektroensefalografi ölçümleri üzerine etkisini araştırmak.
Yöntemler: Bu çalışmaya yenidoğan yoğun bakım ünitesinde perinatal asfiksi tanısıyla takip edilen 102 hasta dahil edildi. Tüm hastalardan 80 saat boyunca amplitüd elektroensefalografi ölçümleri ve konvülzyonlar kaydedildi. Tüm olgulardan pH ve baz açığı için göbek arterinden kan örnekleri alındı.
Bulgular: Ortalama gebelik yaşı 38,13±1,30 hafta olup erkek/kadın oranı 66/36 (%64,7 / %35,3) idi. Bebeklerin 57'si (%55,9) normal spontan vajinal yolla doğarken, 45'inde (%44,1) sezaryen doğum öyküsü vardı. İlk 24, 48 ve 72. saatlerdeki baz açığı ve amplitüd elektroensefalografi kayıtları ortalamaları arasında anlamlı fark vardı (sırasıyla KW=32,819, p<0,001; KW=23,687, p<0,001 ve KW=24,992, p<0,001). Hastaların 65'inde (%63,7) yenidoğan nöbeti vardı. Ortalama baz açığı, nöbet geçiren ve nöbet geçirmeyen hastalarda sırasıyla 20,64±4,70 mmol/L ve 17,48±2,92 mmol/L idi. Yenidoğan nöbeti geçiren hastalarda baz açığı ortalaması anlamlı derecede yüksekti (Z=3,912; p=0,001).
Sonuç: Çalışmamız anormal amplitüd elektroensefalografi bulguları ve epileptik elektriksel aktivitesi olan hastaların tanı anında baz açığı daha yüksek olduğunu gösterdi. Yüksek baz açığı düzeylerinin yenidoğan döneminde nörogelişimsel süreç üzerinde olumsuz etki yaratabileceğini düşündürmektedir.
Anahtar kelimeler: Amplitüd elektroensefalografi, baz açığı, konvülziyon, perinatal asfiksi.
Dicle Med J 2024; 51 (2): 207-214
Doi: 10.5798/dicletip.1501221
Cilt 51, Sayı 2 (2024)
|