Mehmet Güven
Mehmet Güven, Şırnak Devlet Hastanesi, Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Kliniği, Şırnak, Türkiye e-mail: dr.mguven@gmail.com
Association of Initial HbA1c Level with Obesity Medical Treatment Success in Morbidly Obese Patients
Abstract
Objective: Significant clinical benefits of 5-10% weight loss in obesity have been shown at the beginning to reduce comorbidities. In this study, it was investigated whether effective weight loss at the end of three months of lifestyle change and pharmacological treatment in newly diagnosed morbidly obese patients could be predicted by basal clinical parameters.
Methods: In this retrospecific study, anthropometric measurements, blood pressure, lipid profile, fasting glucose and insulin levels, liver enzymes and HBA1c levels were determined before treatment after three-month lifestyle change and pharmacological treatment of 58 newly diagnosed morbid obese patients without previously known comorbid diseases and the results after treatment were compared. Weight loss rates were calculated according to baseline and were grouped as <5% (group 1, n = 13), 5-10% (group 2, n = 24), and ≥10% (group 3, n = 21).
Results: While the median initial body-mass index was 42.78 kg/m2, it had regressed to 39.96 kg/m2 at the end of three months. Median weight loss was 9 kg (interquartile range, 6–13 kg). The mean basal HBA1c level was the highest in group 3.A positive significant correlation was observed between the basal mean HBA1c level and weight loss according toPearson correlation analysis (rho: 0.468, p <0.001). When multivariate logistic regression analysis was created withbaseline clinical and laboratory parameters to predict more than 10% weight loss, only the basal HBA1c level was foundto be significant (Odds ratio = 5.2 [95% confidence interval 1.03–26.15], p <0.05).
Conclusions: When pharmacological treatment is given together with a three-month lifestyle change in newly diagnosed morbid obese patients, it can be predicted that more effective weight loss may occur in those with a high initial HBA1c level.
Keywords: obesity, morbid obesity, weight loss, pharmacological treatment, HBA1c.
Morbid Obez Hastalarda Obezite Medikal Tedavi Başarısı ile Başlangıç HbA1c Düzeyi İlişkisi
Öz
Giriş: Komorbiditelerin azaltılmasına yönelik başlangıçta %5-10 kilo kaybının obezitede önemli klinik yararları gösterilmiştir. Bu çalışmada, yeni tanı morbid obezlerde üç aylık yaşam tarzı değişikliği ve farmakolojik tedavinin sonunda etkili kilo kaybının bazal klinik parametreler ile öngörülüp öngörülemeyeceği araştırıldı.
Yöntemler: Retrospesifik olarak yapılan bu çalışmada, daha önce bilinen komorbid hastalığı olmayan, 58 yeni tanı morbid obez hastanın üç aylık yaşam tarzı değişikliği ve farmakolojik tedavi sonrasında antropometrik ölçümler, kan basıncı, lipit profili, açlık glukoz ve insülin düzeyi, karaciğer enzimleri ve HBA1c düzeyinin tedavi öncesi ve tedavi sonrasındaki sonuçları karşılaştırıldı. Başlangıca göre kilo kaybı oranları hesaplanıp %5' in altında (grup 1, n = 13), %5–10 (grup 2, n = 24), %10' un üstünde (grup 3, n = 21) kilo kaybedenler olarak gruplandırıldı.
Bulgular: Başlangıç vücut-kitle indeksi medyan 42.78 kg/m2 iken üç ay sonunda medyan 39.96 kg/m2'ye gerilemişti. Medyan kilo kaybı 9 kg (çeyreklerarası aralık, 6–13 kg) bulundu. Ortalama bazal HBA1c düzeyi, grup 3' te en yüksek izlendi. Bazal ortalama HBA1c düzeyi ile kilo kaybı arasında Pearson korelasyon analizine göre pozitif yönde anlamlı korelasyon izlendi (rho: 0.468, p < 0.001). %10' dan fazla kilo kaybını öngörmek için bazal klinik ve laboratuar parametreleri ile multivaryant logistik regresyon analizi oluşturulduğunda sadece bazal HBA1c düzeyi anlamlı bulundu (Odds ratio = 5.2 [%95 Güven aralığı 1.03–26.15], p < 0.05).
Sonuç: Yeni tanı morbid obezlerde üç aylık yaşam tarzı değişikliği ile beraber farmakolojik tedavi verildiğinde başlangıç HBA1c düzeyi yüksek olanlarda daha etkili kilo kaybının olabileceği ön görülebilir.
Anahtar kelimeler: obezite, morbid obezite, kilo kaybı, farmakolojik tedavi, HBA1c
Dicle Med J 2021; 48 (2): 316-327
Doi: 10.5798/dicletip.944394
Cilt 48, Sayı 2 (2021)
|