Gökşen İnanç İmamoğlu, Tülay Eren, Süleyman Şahin, Doğan Yazılıtaş, Mustafa Altınbaş, Ramazan Esen, Ebru Çılbır, Fatih Karataş, Özgür Ömer Yıldız, Pelin Gümüş
Gökşen İnanç İmamoğlu, Sağlık Bilimleri Üniversitesi Tıp Fakültesi Dışkapı Yıldırım Beyazıt EAH, Ankara, Türkiye e-mail: gokseninanc@hotmail.com
ABSTRACT
Objective: Although new advances in early diagnosis and treatments of oncologic diseases have resulted in improved survival rates, second primary malignancies may occur as a result of prolonged follow-up durations related to increased survival rates. There are many factors for the development of secondary primary tumors. Most importantly, elderly patients are more likely to be exposed to carcinogens in long term. Multiple primary tumors are usually seen as either metachronus or synchronous, depending on the timeline between the diagnosis of two malignancies. While synchronous diseases often occur as a result of exposure to the similar carcinogens, metachronous diseases are likely to be associated with adverse effects of the treatment of primary tumors. This single-center study aimed to investigate the clinicopathological features of patients with multiple primary tumors between January 2007 and December 2016, including a total of 56 patients, 20 of whom were synchronous and 36 were metachronous. The most common cancer pairs have been found to be colon-lung and prostate-bladder in men and breast-thyroid, and breast-colon in women.
Method: Between January 2007 and December 2017, the files of our patients with multiple primary tumors (MPT) were reviewed retrospectively and it was determined that 56 patients had multiple primary tumors. Gender and age of the patients were determined. In which organs the tumor developed, when it developed, the etiologic findings that could be found, survival rates were investigated. All statistical analyzes were performed with Package for Social Sciences (SPSS v 15.0, SPSS Inc., Chicago, IL, USA).
Result: Synchronous diseases are often seen as a consequence of exposure to similar carcinogens, while metachronous diseases are likely to be associated with side effects of treatment of primary tumors.
Keywords: multiple primary tumors, synchronous, metachronous
Çoklu Primer Tümörler-Tek Merkez Deneyimi
ÖZET
Amaç: Onkolojik hastalıkların erken tanı ve tedavisinde yeni gelişmeler hayatta kalma oranlarının artmasına neden olsa da, artmış sağ kalım oranlarına bağlı olarak gelişen uzun takipler sırasında ikinci primer maligniteler ortaya çıkabilmektedir. İkincil primer tümörlerin gelişimi için birçok faktör vardır. En önemlisi, yaşlı hastalar ın uzun vadede kanserojenlere maruz kalma olasılıkları daha yüksektir. Çoklu primer tümörler, genellikle iki malignite tanısı arasındaki zaman çizelgesine bağlı olarak metakron veya senkron olarak görülür. Senkron hastalıklar sıklıkla benzer karsinojenlere maruz kalma sonucu oluşsa da, metakron olanlar daha çok primer tümörün tedavisine bağlı advers etkilerle ilişkili olabilir. Bu tek merkezli çalışma, Ocak 2007 ile Aralık 2016 arasında multipl primer tümörlü hastaların klinikopatolojik özelliklerini araştırmayı amaçladı ve bunlardan 20'si senkron, 36'sı metakron olarak toplam 56 hasta dahil edildi. En yaygın kanser çiftlerinin erkeklerde kolon-akciğer ve prostat-mesane, kadınlarda meme-kolon ve meme-tiroid olduğu tespit edilmiştir.
Yöntemler: Ocak 2007 ile Aralık 2017 tarihleri arasında merkezimizde takip edilen ÇPT’ lü hastaların dosyaları retrospektif olarak incelendi, 56 hastada multiple primer tümör olduğu tespit edildi. Hastaların cinsiyetler, yaşları tespit edildi. Tümörün hangi organlarda oluştuğu, ne zaman geliştiği, bulunabilen etyolojik veriler, sağ kalım oranları araştırıldı. Tüm istatistiksel analizler Package for Social Sciences (SPSS v 15.0, SPSS Inc., Chicago, IL, USA) ile yapıldı.
Sonuç: Senkron hastalıklar genellikle benzer kanserojenlere maruz kalmanın bir sonucu olarak ortaya çıkarken, metakronöz hastalıkların primer tümörlerin tedavisinin yan etkileri ile ilişkili olması muhtemeldir
Anahtar kelimeler: Multipl primer tümör, senkron, metakron
Dicle Med J 2017;44(4):339-343
doi: 10.5798/dicletip. 362337
Cilt 44, Sayı 4 (2017)
|