Öznur Körükcü, Kamile Kukulu
Akdeniz Üniversitesi, Antalya Sağlık Yüksekokulu, Doğum ve Kadın Hast. Hemşireliği AD, Antalya, Türkiye Email: kkamile@akdeniz.edu.tr
ABSTRACT
In this review, the causes of prenatal losses, pregnancy termination and reflection of this situation for the parents were investigated. Despite great attention in improving perinatal care, perinatal loss (fetal loss and newborn death) continues to occur. According to the World Health Organization (WHO), the perinatal period extends from the 20th gestational week through 1 month after birth. However, researchers who study perinatal loss use a broader definition that includes early (during the first 12 weeks following conception) as well as late fetal loss (>20 weeks’ gestation). Of all known pregnancies, an estimated ratio of 12% to 20% ends in an early fetal loss. The most recent available data have revealed that the rates translate to about 1.03 million annual fetal losses and, for 2004, 18.602 newborn deaths. According to the results of 2008, infant mortality rate decreased very rapidly in Turkey. Of the many parents who suffer a perinatal loss, at least 80% become pregnant again, an event that occurs within 18 months. Therefore, it is important for nurses and health care professionals to understand the impact of a perinatal loss on a subsequent pregnancy. The purpose of this article is to perform an investigation on parental, primarily maternal, responses to pregnancy subsequent to perinatal loss, and to describe nursing implications for parents during the subsequent pregnancy.
Key words: Perinatal loss, pregnancy, depression, nursing care, parents
Perinatal kayıp ve ebeveynlere yansıması
ÖZET
Bu derlemede perinatal dönemde yaşanan kaybın nedenleri, gebeliğin sonlandırılması ve bu durumun ebeveynlere yansıması incelenmiştir. Perinatal bakımda gelişme yönünde büyük adımlar atılmış olmasına rağmen, perinatal kayıplar (fetüs kaybı ve yeni doğan ölümü) görülmeye devam etmektedir. Dünya Sağlık Örgütü’ne (WHO) göre perinatal dönem 21. gebelik haftası ile doğumdan sonraki bir aylık dönemi kapsamaktadır. Bununla birlikte, perinatal kayıp konusunda çalışan araştırmacılar erken (gebe kalındıktan sonraki ilk 12 hafta) ve geç fetal kaybı (>20. gebelik haftası) içeren daha geniş bir tanımlamayı kullanmaktadır. Bilinen tüm gebeliklerin yaklaşık %12 ila 20’si erken fetal kayıp ile sonlanmaktadır. En güncel veriler, bu oranın yaklaşık 1.03 milyon/yıl fetal kayba karşılık geldiğini ve 2004 yılında 18602 yenidoğan ölümünün gerçekleştiğini göstermektedir. TNSA 2008 sonuçlarına göre, Türkiye’de son beş yıl içerisinde bebek ölüm hızının önemli derecede azaldığı söylenebilir. Bebek ölüm hızı, 1998-2003 ile 2003-2008 yılları arasında ki beş yıllık dönemde %47 oranında azalmıştır. Türkiye’de her 1000 canlı doğumdan 18’i birinci yaş gününe gelmeden ölmektedir. Perinatal kayıp yaşamış ebeveynlerin en az %80’i 18 ay içerisinde yeniden gebe kalmaktadır. Bu nedenle, hemşireler ve sağlık çalışanları açısından perinatal kaybın sonraki gebelik üzerindeki etkilerinin anlaşılması önemlidir. Bu derlemenin amacı öncelikle annenin olmak üzere, ebeveynlerin perinatal kayıptan sonra gebeliğe verecekleri yanıtlarla ilgili araştırmaları sentez etmek ve sonraki gebelik döneminde ebeveynlerin ihtiyaç duydukları hemşirelik bakımını belirlemektir.
Anahtar kelimeler: Perinatal kayıp, gebelik, depresyon, hemşirelik bakımı, ebeveyn
Dicle Med J 2010;37 (4):429-433
doi: 10.5798/diclemedj.0921.2010.04. Cilt 37, Sayı 4 (2010)
|