Mehmet Bulut, H. Bayram Tosun, Sancar Serbest, Yılmaz Palancı, Erhan Yılmaz
Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji AD Diyarbakır Türkiye Email: bulmeh@yahoo.com
ABSTRACT
Objectives: The aim of this study was to evaluate the results of the microfracture technique in the treatment of chondral lesions.
Materials and methods: A retrospective study was performed in 26 patients who had treated by arthroscopic microfracture technique for chondral lesions in the femoral condils between January 2003 and 2007september in our department. There were 11 females and 15 males with mean age of 37.2 years (range from 23 to 56 years). The average time between beginning of complaints and operation were 9.7 months (range from 3 to 35 months). The average of chondral lesions size were 1,6 cm2 (range from 0.7 to 2.4 mm2). The average follow-up period was 24.3 months (ranged from 10 to 44 months). Patients assessed according to subjective patient satisfaction and Lisholm scale at preoperative and postoperative time.
Results: The mean Lysholm score increased from a preoperative 56.9 (range from 43 to 72) to a postoperative 77.9 (range from 62 to 100) (p<0.05). The rating was excellent in 9 patients (34.6%), good in 7 (27%) and fair in 10 (38.4%) according to Lysholm scale. All patients were satisfied with their knee function. The results of MRI taken at postoperative sixth month were proportional with patient’s satisfaction and Lysholm scores.
Conclusion: Patients with excellent or good results had short symptom period, small chondral lesion and young age. Applied early microfracture technique in treatment of chondral lesions was a low cost, effective and successful treatment modality.
Key words: Knee joint, condral lesion/ arthroscopy, early surgery, microfracture
Diz kıkırdak lezyonlarında mikrokırık tedavi yöntemi sonuçları ve sonuca etki eden faktörler
ÖZET
Amaç: Bu çalışmanın amacı diz ekleminde kıkırdak lezyonlarının tedavisinde mikrokırık yöntemi ile tedavi edilen olguların sonuçlarını ve sonuçlara etki eden faktörleri değerlendirmektir.
Gereç ve yöntem: Femoral kondilde kıkırdak hasarı nedeniyle mikrokırık yöntemi ile tedavi edilen 26 hasta retrospektif olarak incelendi. Hastaların 15 tanesi erkek, 11 tanesi bayan ve yaş ortalaması 37.2 yıl (dağılım 23-56 yıl) idi. Şikayetlerin başlangıcı ile ameliyat arasında geçen süre ortalama 9.7 ay (dağılım 3-35 ay) ve ortalama defekt alanı 1,6 cm2 (dağılım 0.7-2.4cm2) idi. Ortalama takip süresi 24.3 ay (dağılım 10-44 ay) idi. Hastalar ameliyat öncesi ve sonrası subjektif hasta memnuniyeti ve Lysholm skalasına göre değerlendirildi. İstatistiksel analiz için Paired sample t-test ve Pearson-Spearman korelasyon testi kullanıldı.
Bulgular: Ameliyat öncesi Lysholm skoru ortalama 56.9 (43-72) iken ameliyat sonrası Lysholm skoru ortalama 77.9 (62-100) olarak bulundu. Lysholm skoruna göre, 9 (34.6%) olguda mükemmel, 7 (27%) olguda iyi, 10 (38.4%) olguda orta sonuç elde edildi. Hastaların tümü diz fonksiyonlarından memnundular. Ameliyat sonrası 6. ayda çekilen MRG sonuçları subjektif hasta memnuniyeti ve Lysholm skorları ile doğru orantılı idi.
Sonuç: İyi ve mükemmel sonuçlanan hastaların aktif, genç ve semptom sürelerinin daha kısa ve lezyon alanının daha küçük olduğu gözlemlendi. Kıkırdak lezyonlarının tedavisinde erken yapılan mikrokırık tedavi yönteminin, günlük aktivitelere geri dönüşü hızlandıran, maliyeti düşük, etkili ve başarılı bir tedavi seçeneği olduğu sonucuna varıldı.
Anahtar kelimeler: Diz eklemi, kıkırdak hasarı/ artroskopi, erken cerrahi, mikrokırık
Dicle Med J 2011;38 (4):405-411
doi: 10.5798/diclemedj.0921.2011.04.0058 Cilt 38, Sayı 4 (2011)
|