Erkan Dalbaşı, Abidin Tüzün
Erkan Dalbaşı, Memorial Hospital General Surgery Clinic, Diyarbakır, Turkey e-mail: erkandalbasi9@gmail.com
Results of Minimally Invasive Methods in the Treatment of Liver Hydatid Cyst
Abstract
Objective: The most common cause of hydatid cyst disease is Echinococcus granulosus. Nowadays, minimally invasive methods such as laparoscopy used in the treatment of hepatic hydatid cyst (HHC). In this study, it is aimed to share the clinical, surgical and postoperative data of patients who underwent laparoscopic surgery with a diagnosis of HHC in our clinic.
Methods: Data of 105 patients who underwent laparoscopic surgery for HHC between January 2011 and January 2020 were retrospectively analyzed. Patients who were diagnosed with HHC by clinical, indirect hemagglutination test, upper abdominal ultrasonography (USG) and upper abdominal tomography were included in the study. All patients received 10 mg / kg / day albendazole therapy for a total of six weeks, two weeks preoperatively and four weeks postoperatively. Demographic information, clinical characteristics, and the incidence and percentage of complications were analyzed by simple manual calculation.
Results: 64 (60.95%) of 105 patients who underwent laparoscopic surgery were male and 41 (39.05%) were female. The mean age was 40.6 ± 11.7 years (18-65 age range). The mean cyst diameter was 8.4 cm in size (minimum: 6 cm, maximum: 16 cm). The mean operation time was 55 ± 11.45 minutes (Range: 42 to 70 minute). The mean hospitalization period of the patients was 3.7 days (Range 2 to 7). No recurrence was observed in the 18-month follow-up of the patients.
Conclusıons: HHC is a common disease in our country, and we think that laparoscopic approach is an effective surgical treatment option in suitable patients and in experienced centers.
Key words: hydatid cyst, liver, laparoscopy, minimally invasive
Karaciğer Kist Hidatik Tedavisinde Minimal invaziv Yöntem Sonuçlarımız
Öz
Amaç: Karaciğer kist hidatik (KKH) özellikle tarım ve hayvancılığın yaygın olduğu bölgelerde endemik olarak görülen bir hastalıktır. En sık etkeni küçük bir sestod olan Echinococcus granulosusdur. KKH tedavisinde minimal invaziv yöntemler günümüzde daha yaygın kullanılmaktadır. Bu çalışmada kliniğimizde KKH nedeniyle laparoskopik cerrahi uygulanan hastaların klinik, cerrahi ve ameliyat sonrası verilerinin paylaşılması amaçlanmıştır.
Yöntemler: Ocak 2011 ve Ocak 2020 tarihleri arasında KKH nedeniyle laparoskopik cerrahi uygulanan 105 hastanın verileri retrospektif olarak incelendi. Hastalar yaş, cinsiyet, kistin yerleşim yeri, sayısı ve boyutu, başvuru şikayeti, hastanede kalış süresi, nüks, komplikasyonlar ve komplikasyonlara yönelik uygulanan tedavi yöntemleri açısından incelendi. Çalışmaya klinik, indirek hemaglütinasyon testi, üst batın ultrasonografisi (USG) ve üst batın tomografisi ile KKH tanısı konulan hastalar dahil edildi. Tüm hastalara, ameliyat öncesi iki hafta ve ameliyat sonrası dört hafta olmak üzere toplam altı hafta 10 mg / kg / gün albendazol tedavisi verildi. Tüm hastalara laparoskopik olarak drenaj, perikistektomi ve omentoplasti uygulandı. Hastalar taburcu edildikten sonra 1,6, 12 ve 18. aylarda üst batın usg ile nüks açısından değerlendirildi. Demografik bilgiler, klinik özellikler ve komplikasyonların insidansı ve yüzdesi basit manuel hesaplama ile analiz edildi.
Bulgular: Laparoskopik cerrahi uygulanan 105 hastanın 64 (%60,95) tanesi erkek, 41 (%39,05) tanesi kadındı. Ortalama yaş 40,6 ± 11,7 yıldı (18-65 yaş aralığı). Hastaların 70 (%66,66) tanesi karın ağrısı, 5 (%4,76) tanesi sarılık, 15 (%14.28) tanesi bulantı, şişkinlik gibi dispeptik yakınmalar, 5 (%4,76) tanesi ateş ve karın duvarında şişlik şikayetleri ile başvurmuşlardı. 10 (%9,52) hastaya ise insidental olarak tanı konulmuştur. Ortalama kist çapı 8,4 cm boyutunda idi (minimum:6 cm, maksimum: 16 cm). Ortalama ameliyat süresi 55±11,5 dakika idi (minimum:42 maksimum: 70 dakika). Ameliyat esnasında 10 (%9,52) hastada kist poşu içerisinde safra kanalı tespit edildi ve bu safra kanalları laparoskopik olarak 3/0 ipek sutur ile kapatıldı. Trokar giriş yeri enfeksiyonu görülmedi. Hastaların 18 aylık takiplerinde nüx görülmedi.
Sonuç: KKH’in cerrahi tedavisinde uygun hastalarda ve tecrübeli merkezlerde laparoskopik yaklaşımın etkin bir cerrahi tedavi seçeneği olduğunu düşünmekteyiz.
Anahtar kelimeler: kist hidatik, karaciğer, laparoskopi, minimal invaziv.
Dicle Med J 2021; 48 (4): 725-731
Doi: 10.5798/dicletip.1037579
Volume 48, Number 4 (2021)
|