ISSN : 1300-2945
eISSN : 1308-9889
Özet - The fatigue perception and its role in patient management
Ceyhun Yurtsever, Turan Set, Elif Ateş

Ceyhun Yurtsever, Karadeniz Technical University, Faculty of Medicine, Department of Family Medicine, Trabzon, Turkey e-mail: ceyhunyurtsever@hotmail.com

 ABSTRACT

Objective: Fatigue is one of the most common complaints in primary care. Patients' fatigue perceptions may be very different  from  each  other.  We  aimed  to  determine  the  fatigue  perception  and  its  relationship  with  fatigue  severity, sociodemographic characteristics, history,  physical examination and laboratory findings in patients with complaints of fatigue.

Methods: This study was carried out as a cross-sectional study in a tertiary family medicine clinic between June 2016 and June 2017. All patients aged 18 years and over who were complaining of fatigue for at least 1 month were invited to study. Fatigue  perceptions of volunteers  who agreed  to participate  in the study (n = 116) were evaluated  with a structured form prepared by researchers. Fatigue severity was measured using Fatigue Severity Scale and Checklist Individual  Strength  surveys.  Patients’  records  including  history,  physical  examination  and  laboratory  results  were included in the study.

Results: The mean age of participants was 29.5 ± 9.8 years and 87.9% were female. We asked patients “what do they mean by fatigue?” and “what fatigue complaints contain?”. Tiredness, lack of energy and sleeplessness - somnolence - desire to sleep were the most common answers. Expression that had the highest score from the fatigue severity scales was  the  needle  hurt  sensation  for  all  body.  In  patients’  records,  the  most  common  findings  in  patients  with  fatigue were vitamin D deficiency (84.5%), sleeping problem (72.8%) and depression (69%). When the relationship between fatigue perceptions and possible etiologic factors was examined, it was observed that most of them were related with the  depression  risk.  As  a  result,  it  was  observed  that  seven  different  findings  affected  nineteen  different  fatigue perceptions.

Conclusion:  In  this  study,  fatigue  perception  has  been  shown  to  be  as  important  as  other  features.  The  physicians should investigate its content and try to understand the patient.  

Keywords: Depression, fatigue, perception, primary care, sleep 

Halsizlik algısı ve hasta yönetimindeki rolü

ÖZET

Amaç:  Halsizlik  birinci  basamakta  en  sık  karşılaşılan  şikayetler  arasındadır.  Hastaların  halsizlik  algıları  birbirinden çok farklı olabilmektedir. Bu çalışmada halsizlik şikayeti ile başvuran hastalarda halsizlik algısının ve bunun halsizlik şiddeti,  sosyodemografik  özellikler,  öykü,  fizik  muayene  ve  laboratuvar  bulgularıyla  ilişkisinin  belirlenmesi amaçlanmıştır.

Yöntemler:  Bu  çalışma  Haziran  2016  –  Haziran  2017  tarihleri  arasında  bir  üniversite  aile  hekimliği  polikliniğinde kesitsel bir araştırma olarak yürütüldü. En az 1 aydır olan halsizlik şikayeti ile başvuran 18 yaş ve üstündeki bütün hastalar çalışmaya davet edildi. Çalışmaya katılmayı kabul eden gönüllülerin (n=116) halsizlik algıları araştırmacılar tarafından  oluşturulmuş  yapılandırılmış  bir  form  kullanılarak  değerlendirildi.  Yorgunluk  Şiddet  Ölçeği  ve  Bireysel Dayanıklılık  Kontrol  Listesi  kullanılarak  halsizlik  şiddeti  ölçüldü.  Öykü,  fizik  muayene  ve  laboratuvar  bulgularını içeren poliklinik kayıtları da çalışmaya dahil edildi.

Bulgular:  Katılımcıların  yaş  ortalaması  29,5  ±  9,8  yıldı  ve  %87,9’u  kadındı.  Hastaların  halsizlik  derken  ne  demek istedikleri  ve  halsizlik  şikayetlerinin  neleri  içerdiği  sorgulandığında  en  sık  “yorgunluk”,  “enerji  eksikliği”  ve “uykusuzluk,  uyku  hali,  uyuma  isteği”  cevaplarının  verildiği  görüldü.  Halsizlik  şiddet  ölçeklerinden  en  yüksek  puanı alan  ifade  her  tarafına  iğne  batıyormuş  hissiydi.  Poliklinik  kayıtları  incelendiğinde  halsizliği  olan  hastalarda  en  sık tespit edilen bulgular D vitamini eksikliği (%84,5), uyku problemi (%72,8) ve depresyon tarama pozitifliği (%69) idi. Halsizlik algılarının olası etiyolojik faktörlerle ilişkisi incelendiğinde bunların çoğunluğunun depresyon riski ile ilişkili olduğu görüldü. Toplamda yedi farklı bulgunun on dokuz farklı halsizlik algısını etkilediği görüldü.

Sonuç:  Bu  çalışmada,  halsizlik  algısının  halsizliğin  diğer  özellikleri  kadar  önemli  olduğu  gösterilmiştir.  Hekimlerin halsizlik içeriğini sorgulaması ve hastayı anlamaya çalışması hasta yönetimine katkı sağlayacaktır.

 Anahtar kelimeler: Birinci basamak, depresyon, halsizlik, halsizlik algısı, uyku.

Dicle Med J  2018;45(1): 77-84

doi: 10.5798/dicletip.407248

Cilt 45, Sayı 1 (2018)